Ankebût Suresi 29. Ayet Meali
أَئِنَّكُمْ
لَتَأْتُونَ
ٱلرِّجَالَ
وَتَقْطَعُونَ
ٱلسَّبِيلَ
وَتَأْتُونَ
فِى
نَادِيكُمُ
ٱلْمُنكَرَ
ۖ
فَمَا
كَانَ
جَوَابَ
قَوْمِهِۦٓ
إِلَّآ
أَن
قَالُوا۟
ٱئْتِنَا
بِعَذَابِ
ٱللَّهِ
إِن
كُنتَ
مِنَ
ٱلصَّٰدِقِينَ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
“Siz hâlâ erkeklere yanaşacak, yol kesecek ve toplantılarınızda edepsizlik yapacak mısınız?” Kavminin cevabı, “Eğer doğru söyleyenlerden isen, haydi Allah’ın azabını getir bize” demeden ibaret oldu.
Diyanet Vakfı:
(Bu ilâhî ikazdan sonra hâla) siz, ille de erkeklere yaklaşacak, yol kesecek ve toplantılarınızda edepsizlikler yapacak mısınız! Kavminin cevabı ise, şöyle demelerinden ibaret oldu: (Yaptıklarımızın kötülüğü ve azaba uğrayacağımız konusunda) doğru söyleyenlerden isen, Allah´ın azabını getir bize!
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Siz, gerçekten erkeklere gidecek, yolu kesecek ve toplantılarınızda edepsizlik yapıp duracak mısınız?» dediği zaman, kavminin cevabı ancak şöyle demeleri oldu: «Haydi, getir bize Allah´ ın azabını, eğer doğru söyleyenlerden isen!»
Elmalılı Hamdi Yazır:
«(Bu ilâhî ikazdan sonra) siz, ille de erkeklere yaklaşacak, yol kesecek ve toplantılarınızda edepsizlik yapacak mısınız?» Kavminin cevabı ise, şöyle demelerinden ibaret oldu: «Doğru söyleyenlerden isen Allah´ın azabını getir bize!»
Ali Fikri Yavuz:
Cidden hâlâ erkeklere gidecek, (mal aşırmak için) yolu kesecek ve toplantınızda edebsizlik yapıb duracak mısınız?” Buna karşı kavminin cevabı, ancak şöyle demeleri olmuştur: “- Eğer doğru söyliyenlerdensen, getir bize Allah’ın azabını.”
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Cidden siz hâlâ erkeklere gidecek ve yolu kesecek ve meclisinizde edebsizlik yapıp duracak mısınız? Buna kavminin cevabı ancak şöyle demeleri oldu: «haydi getir bize Allahın azâbını sadıklardan isen»
Fizilal-il Kuran:
Sizler, kadınları bırakıp erkek erkeğe cinsel ilişkide bulunuyor, kervanların yolunu kesiyor ve aranızda düzenlediğiniz toplantılarda o çirkin eylemi işliyorsunuz. Öyle mi? Soydaşlarının tek cevabı «Eğer doğru söylüyorsan, Allah´ın azabını başımıza getir bakalım» demeleri oldu.
Hasan Basri Çantay:
«Siz her halde erkeklere gidecek, yol kesecek, toplantı yerinizde meşru olmayanı yapacak mısınız»? Kavminin cevâbı: «Eğer doğru söyleyenlerdensen Allahın azabını getir bize» demelerinden başkası olmadı.
İbni Kesir:
Siz; erkeklere yaklaşıyor, yol kesiyor ve toplantılarınızda fena şeyler yapmıyor musunuz? Kavminin ona cevabı: Doğru sözlü isen, bize Allah´ın azabını getir, demek oldu.
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Siz hâlâ erkeklere gidecek ve yolu kesecek ve toplantılarınızda çirkin şeyleri yapacakmısınız?» Artık (O´nun) kavminin cevabı, «Eğer sen sâdıklardan isen bize Allah´ın gazabını getir» demekten başka olmadı.
Tefhim-ul Kuran:
«Siz, (yine de) erkeklere yaklaşacak, yol kesecek ve bir araya gelişlerinizde çirkinlikler yapacak mısınız?» Bunun üzerine kendi kavminin cebabı yalnızca: «Eğer doğru söylemekte olanlardan isen, bize Allah´ın azabını getir» demek oldu.