Bakara  Suresi 64. Ayet Meali

  • ثُمَّ
  • تَوَلَّيْتُم
  • مِّنۢ
  • بَعْدِ
  • ذَٰلِكَ
  • ۖ
  • فَلَوْلَا
  • فَضْلُ
  • ٱللَّهِ
  • عَلَيْكُمْ
  • وَرَحْمَتُهُۥ
  • لَكُنتُم
  • مِّنَ
  • ٱلْخَٰسِرِينَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Bundan sonra yine yüz çevirdiniz. Allah’ın bol nimeti ve merhameti olmasaydı, herhâlde ziyana uğrayanlardan olurdunuz.
  • Diyanet Vakfı: Ondan sonra sözünüzden dönmüştünüz. Eğer sizin üzerinizde Allah´ın ihsanı ve rahmeti olmasaydı, muhakkak zarara uğrayanlardan olurdunuz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Sonra onun arkasından yine yüz çevirdiniz. Eğer üzerinizde Allah´ın lütuf ve rahmeti olmasaydı her halde zarara uğrayanlardan olurdunuz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Sonra verdiğiniz sözün arkasından yüz çevirdiniz, eğer üzerinizde Allah´ın lütfu ve rahmeti olmasa idi herhalde zarara uğrayanlardan olurdunuz.
  • Ali Fikri Yavuz: İtaat için sağlam söz verdikten sonra, arkasından döneklik ettiniz. Eğer Allah’ın fazlı ve rahmeti üzerinize inmeyeydi, elbette kendini aldatmışlardan olurdunuz.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): sonra onun arkasından yüz çevirdiniz, eğer üzerinize Allahın fazl-ü rahmeti olmasa idi her halde hüsrana düşenlerden olurdunuz
  • Fizilal-il Kuran: Bunun arkasından verdiğiniz sözden döndünüz. Eğer Allah´ın üzerinizdeki fazlı ve merhameti olmasaydı kesinlikle hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
  • Hasan Basri Çantay: Sonra onun (Tevrâtı kabul edişinizin) arkasından yine yüz çevirmişdiniz. İşte eğer üzerinizde Allanın fazl-u rahmeti olmasaydı elbette maddî ve ma´nevî en büyük zarara uğrayanlardan olacakdınız (mahvolacakdınız).
  • İbni Kesir: Sonra o sözü müteakip yine yüz çevirdiniz. Eğer üstünüzde Allah´ın fazlu rahmeti olmasaydı hüsrana uğrayanlardan olurdunuz.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Sonra o misâkı müteakip yüz çevirdiniz. Eğer üzerinize Allah Teâlâ´nın fazl ve rahmeti olmasaydı elbette hüsrâna uğrayanlardan olurdunuz.
  • Tefhim-ul Kuran: Siz ise, bundan sonra da yüz çevirdiniz. Eğer Allah´ın üzerinizdeki fazlı (lutuf ve ihsanı) ve rahmeti olmasaydı, siz gerçekten kayba uğrayanlardan olurdunuz.