Bakara  Suresi 75. Ayet Meali

  • ۞
  • أَفَتَطْمَعُونَ
  • أَن
  • يُؤْمِنُوا۟
  • لَكُمْ
  • وَقَدْ
  • كَانَ
  • فَرِيقٌ
  • مِّنْهُمْ
  • يَسْمَعُونَ
  • كَلَٰمَ
  • ٱللَّهِ
  • ثُمَّ
  • يُحَرِّفُونَهُۥ
  • مِنۢ
  • بَعْدِ
  • مَا
  • عَقَلُوهُ
  • وَهُمْ
  • يَعْلَمُونَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Şimdi, bunların size inanacaklarını mı umuyorsunuz? Oysa içlerinden birtakımı, Allah’ın kelamını dinler, iyice anladıktan sonra, onu bile bile tahrif ederlerdi.
  • Diyanet Vakfı: Şimdi (ey müminler!) onların size inanacaklarını mı umuyorsunuz? Oysa ki, onlardan bir zümre, Allah´ın kelâmını işitirler de iyice anladıktan sonra, bile bile onu tahrif ederlerdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Şimdi bunların size iman edeceklerini ümit mi ediyorsunuz? Halbuki bunlardan bir zümre vardır ki, Allah´ın kelamını dinlerlerdi de akılları aldıktan sonra onu bile bile tahrif ederlerdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Şimdi bunların, size hemen inanacaklarını ümit mi ediyorsunuz? Halbuki bunlardan bir grup vardı ki, Allah´ın kelâmını işitirlerdi de sonra ona akılları yattığı halde bile bile onu tahrif ederlerdi.
  • Ali Fikri Yavuz: Ey müminler, Yahûdilerin size inanacaklarını umar mısınız? Halbuki onlardan bir zümre vardı ki, Allah’ın kelâmını (Tevratı) dinlerler ve duyarlardı da, hakkı anladıktan sonra, onu bile bile değiştirirlerdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Şimdi bunların size iman edivereceklerini ümit mi ediyorsunuz? Halbuki bunlardan bir fırka vardı ki Allahın kelâmını işitirlerdi de akılları aldıktan sonra onu bile bile tahrif ederlerdi
  • Fizilal-il Kuran: Şimdi siz onların size inanacaklarını mı umuyorsunuz? Oysa onlar arasında öyle bir grup var ki, Allah´ın kelâmını işitirler ve anlamına akılları yattıktan sonra, onu bile bile değiştirirlerdi.
  • Hasan Basri Çantay: Artık (ey mü´minler) onların (Yahudilerin) size inanacaklarını umar mısınız? Hâlbuki onlardan (hahamlık eden) bir zümre vardır ki Allanın kelâmını (Tevrâtı) dinlerlerdi de akılları aldıkdan sonra onlar bunu bile bile tahrif (ve tağyir) ederlerdi.
  • İbni Kesir: Onların size inanacaklarını mı umuyorsunuz? Onlardan öyle bir zümre vardı ki, Allah´ın kelamını dinlerlerdi de akılları yattıktan sonra, bile bile bunu değiştirirlerdi.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Artık sizin için onların imân edip inanacaklarını ümit eder misiniz? Onlardan muhakkak bir gürûh vardır ki Allah´ın kelâmını işitirler de O´nu akılları ile anladıktan sonra tağyire kalkışırlar. Halbuki onlar bilirler.
  • Tefhim-ul Kuran: Siz (müslümanlar,) onların (Yahudilerin) size inanacaklarını umuyor musunuz? Oysa onlardan bir bölümü, Allah´ın sözünü işitiyor, (iyice algılayıp) akıl erdirdikten sonra, bile bile değiştiriyorlardı.