Hûd  Suresi 79. Ayet Meali

  • قَالُوا۟
  • لَقَدْ
  • عَلِمْتَ
  • مَا
  • لَنَا
  • فِى
  • بَنَاتِكَ
  • مِنْ
  • حَقٍّ
  • وَإِنَّكَ
  • لَتَعْلَمُ
  • مَا
  • نُرِيدُ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlar, “İyi biliyorsun ki kızlarında bizim gözümüz yok. Sen bizim ne istediğimizi çok iyi biliyorsun” dediler.
  • Diyanet Vakfı: Dediler ki: Senin kızlarında bizim bir hakkımız olmadığını biliyorsun. Ve sen bizim ne istediğimizi elbette bilirsin.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Kavmi: «Herhalde bilirsiniz ki, bizim senin kızlarında hiçbir hakkımız yoktur ve sen bizim ne istediğimizi pekala bilirsin!» dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Onlar: «Sen de bilirsin ki, bizim senin kızlarınla bir ilgimiz yoktur. Sen bizim ne istediğimizi gayet iyi biliyorsun.» dediler.
  • Ali Fikri Yavuz: Onlar dediler ki: “- Senin kızlarında hiç bir hakkımız olmadığını elbette bilmişsindir. Sen bizim ne istediğimizi (erkeklere varmak niyyetimizi) doğrusu bilirsin.”
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Her halde dediler: ma´lûmdur ki senin kızlarında bizim hiç bir alâkamız yoktur ve bizim ne istediğimizi pek âlâ bilirsin
  • Fizilal-il Kuran: Soydaşları «Biliyorsun ki, bizim kızlarınla bir işimiz, onlara yönelik bir amacımız yok. Sen bizim ne istediğimizi iyi bilirsin» dediler.
  • Hasan Basri Çantay: Dediler: «Andolsun, senin de bildiğin vech ile bizim senin kızlarınla hiç bir hak (ve alâka) mız yokdur. Sen bizim ne dilediğimizi elbette bilirsin».
  • İbni Kesir: Dediler ki: Senin kızlarınla bizim bir ilgimizin olmadığını biliyorsun. Sen ne istediğimizi bilirsin.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Dediler ki: «Muhakkak sen bilmişsindir ki bizim için senin kızlarda bir hak yoktur. Ve şüphe yoktur ki sen bizim ne kasdettiğimizi elbette bilirsin.»
  • Tefhim-ul Kuran: Dediler ki: «Andolsun, senin kızlarında bizim haktan bir şeyimiz (ilgimiz ve arzumuz) olmadığını sen de bilmişsindir. Bizim ne istemekte olduğumuzu gerçekte sen biliyorsun.»