Mâide  Suresi 24. Ayet Meali

  • قَالُوا۟
  • يَٰمُوسَىٰٓ
  • إِنَّا
  • لَن
  • نَّدْخُلَهَآ
  • أَبَدًا
  • مَّا
  • دَامُوا۟
  • فِيهَا
  • ۖ
  • فَٱذْهَبْ
  • أَنتَ
  • وَرَبُّكَ
  • فَقَٰتِلَآ
  • إِنَّا
  • هَٰهُنَا
  • قَٰعِدُونَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Dediler ki: “Ey Mûsa! Onlar orada bulundukça, biz oraya asla girmeyeceğiz. Sen ve Rabbin gidin, onlarla savaşın. Biz burada oturacağız.”
  • Diyanet Vakfı: «Ey Musa! Onlar orada bulundukları müddetçe biz oraya asla girmeyiz; şu halde sen ve Rabbin gidin savaşın; biz burada oturacağız» dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onlar: «Ey Musa, onlar orada bulundukça biz asla oraya girmeyiz! Haydi, sen Rabbinle git, ikiniz savaşın; biz işte burada oturacağız!» dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Kavmi Musa´ya: «Ey Musa! Onlar orada olduğu sürece biz oraya asla girmeyiz. Sen ve Rabb´in gidin savaşın. Biz burada oturacağız» dediler.
  • Ali Fikri Yavuz: İsrâiloğulları şöyle dediler: “- Ey Mûsa, o zâlimler orada iken biz hiç bir zaman oraya giremeyiz. Artık sen ve Rabb’in beraber gidin de ikiniz harp edin; biz mutlaka burada oturucularız.”
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ya Musâ, dediler: Onlar orada bulundukça biz oraya ebedâ giremeyiz, haydi sen rabbınla git ikiniz harb edin biz işte burada otururuz
  • Fizilal-il Kuran: Dediler ki, «Ey Musa, onlar orada olduğu sürece biz oraya kesinlikle girmeyiz. Git sen Rabbin ile birlikte savaş, biz burada kalıyoruz.»
  • Hasan Basri Çantay: Onlar da (şöyle) söylediler: «Yâ Musa, onlar orada bulundukça biz oraya ilel´ebed giremeyiz. Artık sen Rabbinle beraber git! Bu suretle ikiniz harb edin! Biz mutlakaa oturucularız».
  • İbni Kesir: Demişlerdi ki: Ey Musa; onalr orada oldukça, ebediyyen oraya girmeyiz. Git, sen ve Rabbın savaşın. Biz, burada oturanlardanız.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Dediler ki: «Ya Mûsa! Biz elbette ebedîyen girmeyeceğiz, onlar orada devam ettikçe artık sen Rabbinle git, mukatelede bulun, bizler ise burada oturucularız.»
  • Tefhim-ul Kuran: Dediler ki: «Ey Musa, biz, orda onlar durduğu sürece hiç bir zaman oraya girmeyeceğiz. Sen ve Rabbin git, ikiniz savaşın. Biz burda duracağız.»