Meryem  Suresi 11. Ayet Meali

  • فَخَرَجَ
  • عَلَىٰ
  • قَوْمِهِۦ
  • مِنَ
  • ٱلْمِحْرَابِ
  • فَأَوْحَىٰٓ
  • إِلَيْهِمْ
  • أَن
  • سَبِّحُوا۟
  • بُكْرَةً
  • وَعَشِيًّا
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Derken Zekeriya ibadet yerinden halkının karşısına çıktı. (Konuşmak istedi, konuşamadı) ve onlara “Sabah akşam Allah’ı tespih edin” diye işaret etti.
  • Diyanet Vakfı: Bunun üzerine Zekeriyya, mâbetten kavminin karşısına çıkarak onlara: «Sabah akşam tesbihte bulunun» diye işaret verdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Derken, mihrabdan kavminin karşısına çıkıp onlara: «Sabah ve akşam tesbih edin!» diye işaret verdi.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Nihayet (birgün konuşamayınca) mihrabdan kavmine karşı çıktı da onlara «Sabah ve akşam (Rabbinizi) tesbih edin» diye işaret etti.
  • Ali Fikri Yavuz: Nihayet (hanımına hamil vakti gelip de konuşamayınca) mihrabdan kavmine karşı (Zekeriyya) çıktı da, onlara: “- Sabah ve akşam namaz kılın.” diye işaret etti.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Derken mihrabdan kavmine karşı çıktı da «Sabah ve akşam tesbih edin» diye onlara işaret verdi
  • Fizilal-il Kuran: Bunun üzerine Zekeriyya mihrapta yüzünü soydaşlarına dönerek sabahları ve akşamları Allah´ı her tür noksanlıktan tenzih etmelerini işaret etti.
  • Hasan Basri Çantay: Derken (Zekeriyyâ) mescidinden kavminin karşısına çıkıb onlara: «Sabah akşam tesbîhde bulunun» diye işaret verdi.
  • İbni Kesir: Bunun üzerine ma´bedden çıkıp kavmine: Sabah akşam Allah´ı tesbih edin, diye işaret etti.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Sonra mescitten kavmine karşı çıktı da, «Gündüzlerin evvellerinde ve sonunda tesbihte bulununuz,» diye onlara işaret eyledi.
  • Tefhim-ul Kuran: Böylelikle (Zekeriya) mescidten kavminin karşısına çıkıp onlara (şu anlamları) işaret etti: «Sabah akşam tesbih edin.»