Meryem  Suresi 29. Ayet Meali

  • فَأَشَارَتْ
  • إِلَيْهِ
  • ۖ
  • قَالُوا۟
  • كَيْفَ
  • نُكَلِّمُ
  • مَن
  • كَانَ
  • فِى
  • ٱلْمَهْدِ
  • صَبِيًّا
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Bunun üzerine (Meryem, çocukla konuşun diye) ona işaret etti. “Beşikteki bir bebekle nasıl konuşuruz?” dediler.
  • Diyanet Vakfı: Bunun üzerine Meryem çocuğu gösterdi. «Biz, dediler, beşikteki bir sabî ile nasıl konuşuruz?»
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Bunun üzerine Meryem çocuğu gösterdi: «Beşikteki bir çocukla nasıl konuşuruz?» dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Bunun üzerine Meryem çocuğu gösterdi. Onlar; «Biz beşikteki bir çocukla nasıl konuşuruz?» dediler.
  • Ali Fikri Yavuz: Bunun üzerine Meryem, (kendilerine cevap vermek için) çocuğu işaret etti. Onlar: “- Biz, beşikteki çocukla nasıl konuşuruz” dediler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bunun üzerine ona işaret etti, beşikteki bir sabî ile nasıl konuşuruz dediler
  • Fizilal-il Kuran: Bunun üzerine Meryem, eli ile oğlunu göstererek onunla konuşmalarını önerdi. Onlar da «Biz beşikteki çocukla nasıl konuşabiliriz?» dediler.
  • Hasan Basri Çantay: Bunun üzerine (Meryem) ona (îsâya) işaret etdi. «Biz, dediler, henüz beşikde bulunan bir sabî ile nasıl konuşuruz»?
  • İbni Kesir: Bunun üzerine o, çocuğu gösterdi: Biz beşikteki çocukla nasıl konuşabiliriz? dediler.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Bunun üzerine ona (çocuğa) işaret etti. Dediler ki: «Biz daha beşikte bir çocuk bulunan ile nasıl konuşabiliriz?»
  • Tefhim-ul Kuran: Bunun üzerine ona (çocuğa) işaret etti. Dediler ki: «Henüz beşikte olan bir çocukla biz nasıl konuşabiliriz?»