Nâziât  Suresi 46. Ayet Meali

  • كَأَنَّهُمْ
  • يَوْمَ
  • يَرَوْنَهَا
  • لَمْ
  • يَلْبَثُوٓا۟
  • إِلَّا
  • عَشِيَّةً
  • أَوْ
  • ضُحَىٰهَا
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Kıyameti gördükleri gün onlar, sanki dünyada ancak bir akşam, yahut bir kuşluk vakti kadar kalmış gibidirler.
  • Diyanet Vakfı: Kıyamet gününü gördüklerinde (dünyada) sadece bir akşam vakti ya da kuşluk zamanı kadar kaldıklarını sanırlar.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onlar, onu (kıyameti) görecekleri gün, sanki bir akşam veya bir kuşluğundan başka durmamışa dönecekler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Onlar o kıyameti görecekleri gün sanki dünyada bir akşam veya kuşluğundan başka durmamışa dönecekler.
  • Ali Fikri Yavuz: (İnsanlar), kıyameti görecekleri gün, sanki bir akşam veya kuşluğundan başka (dünyada, yahud kabirlerde) durmamışa dönecekler.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Onu görecekleri gün onlar, sanki bir akşam veya kuşluğundan başka durmamışa dönecekler
  • Fizilal-il Kuran: Onlar onu gördükleri zaman sanki dünyada bir akşam veya onun kuşluk vaktinden fazla kalmamış gibi olurlar.
  • Hasan Basri Çantay: Onlar bunu görecekleri gün sanki (günün) bir akşamından, yahud bir kuşluğundan başka durmamışlardır.
  • İbni Kesir: Ve onlar onu gördükleri gün; sadece bir akşam veya bir kuşluk vakti kalmış gibi olurlar.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Onlar, o Kıyameti gördükleri gün sanki bir akşam veya bir kuşluk vaktinden başka kalmamış gibi olurlar.
  • Tefhim-ul Kuran: Kendileri onu gördükleri gün, sanki onlar, bir akşam veya bir kuşluk vaktinden başkasını yaşamamış gibidirler.