Şuarâ  Suresi 4. Ayet Meali

  • إِن
  • نَّشَأْ
  • نُنَزِّلْ
  • عَلَيْهِم
  • مِّنَ
  • ٱلسَّمَآءِ
  • ءَايَةً
  • فَظَلَّتْ
  • أَعْنَٰقُهُمْ
  • لَهَا
  • خَٰضِعِينَ
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Biz dilesek, onlara gökten bir mucize indiririz de, ona boyun eğmek zorunda kalırlar.
  • Diyanet Vakfı: Biz dilesek, onların üzerine gökten bir mucize indiririz de, ona boyunları eğilip kalır.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Dilersek üzerlerine gökten bir ayet (mucize) indiriveririz de ona boyunları eğile kalır.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Biz dilersek onların üzerlerine gökten bir âyet (mucize) indiririz de, ona boyunları eğilekalır.
  • Ali Fikri Yavuz: Biz eğer dilersek, onların üzerine gökten bir ayet (iman etmelerini gerektirecek bir delâlet) indiriveririz de ona boyunları eğile kalır (artık hiç biri isyan etmez).
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Dilersek üzerlerine Semadan bir âyet indiriveririz de ona boyunları eğile kalır
  • Fizilal-il Kuran: Eğer dilesek onlara gökten bir mucize indiririz de karşısında boyunları eğik kalır.
  • Hasan Basri Çantay: Eğer dilersek biz onların tepesine gökden bir âyet indiriveririz de ona boyunları eğilekalır.
  • İbni Kesir: Dilersek, onlara gökten bir ayet indiririz de ona boyunları eğik kalır.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Eğer dileyecek olsak üzerlerine gökten bir âyet indiririz de artık ona boyunları eğili kalmış olurlar.
  • Tefhim-ul Kuran: Dilersek, onların üzerine gökten bir ayet (mucize) indiririz de, ona boyunları eğilmiş kalıverir.