Şûra Suresi 20. Ayet Meali
مَن
كَانَ
يُرِيدُ
حَرْثَ
ٱلْءَاخِرَةِ
نَزِدْ
لَهُۥ
فِى
حَرْثِهِۦ
ۖ
وَمَن
كَانَ
يُرِيدُ
حَرْثَ
ٱلدُّنْيَا
نُؤْتِهِۦ
مِنْهَا
وَمَا
لَهُۥ
فِى
ٱلْءَاخِرَةِ
مِن
نَّصِيبٍ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Kim âhiret kazancını isterse, onun kazancını artırırız. Kim de dünya kazancını isterse, ona da istediğinden veririz, fakat onun ahirette hiçbir payı yoktur.
Diyanet Vakfı:
Kim ahiret kazancını istiyorsa, onun kazancını arttırırız. Kim de dünya kârını istiyorsa ona da dünyadan bir şeyler veririz. Fakat onun ahirette bir nasibi olmaz.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Her kim ahiret ekimi isterse, onun ekinini artırırız; her kim de dünya ekimini isterse, ona da ondan veririz, ama ahirette ona hiç bir nasip yoktur.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Her kim ahiret kazancını isterse, biz onun kazancını artırırız, her kim de dünya kazancını isterse ona da ondan veririz, ama onun ahirette hiçbir nasibi yoktur.
Ali Fikri Yavuz:
Kim ahiret sevabını isterse, onun sevabını artırırız. Kim de dünya menfaatini isterse, ona da ondan veririz; fakat ahirette ona hiç bir nasib yoktur.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Her kim Âhıret ekimi isterse ona ekinini artırırız, her kim de Dünya ekimi isterse ona da ondan veririz amma Âhırette ona hiç nasîb yoktur
Fizilal-il Kuran:
Ahiret kazancı isteyenin kazancını artırırız; dünya kazancını isteyene de ondan veririz; fakat onun ahirette bir payı bulunmaz.
Hasan Basri Çantay:
Kim âhiret ekimi dilerse onun ekinini artırırız. Kim de (sâde) dünyâ ekimini isterse ona da (yalınız) bundan veririz. Âhiretde ise onun hiçbir, nasıybi yokdur.
İbni Kesir:
Kim, ahiret ekinini isterse; onun ekinini arttırırız. Kim de dünya ekinini isterse; ona da bundan veririz. Ancak onun ahirette bir nasibi yoktur.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Her kim ahiret ekinini dilerse onun için ekininde ziyâdelik vücûda getiririz ve her kim dünya ekinini dilerse ona da ondan veririz. Onun için ahirette bir nâsip yoktur.
Tefhim-ul Kuran:
Kim ahiret ekinini isterse, biz ona kendi ekininde arttırmalar yaparız. Kim de dünya ekinini isterse, ona da ondan veririz; ancak onun ahirette bir nasibi yoktur.