Zâriyât Suresi 44. Ayet Meali
فَعَتَوْا۟
عَنْ
أَمْرِ
رَبِّهِمْ
فَأَخَذَتْهُمُ
ٱلصَّٰعِقَةُ
وَهُمْ
يَنظُرُونَ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Derken Rablerinin emrinden uzaklaşıp azmışlardı. Bu yüzden bakınıp dururken kendilerini yıldırım çarpıvermişti.
Diyanet Vakfı:
Rablerinin emrine karşı geldiler. Bu yüzden, bakıp dururlarken onları yıldırım çarpıverdi.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Rablerinin emrinden azgınlık ettiler (dışarı çıktılar), bu yüzden bakınıp dururlarken yıldırım kendilerini yakalayıverdi.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Onlarsa Rablerinin emrine karşı büyüklük tasladılar. Bunun üzerine kendilerini, bakıp dururlarken yıldırım yakalayıp, çarptı.
Ali Fikri Yavuz:
Rablerinin emrinden uzaklaşıb azmışlardı. Bu yüzden bakınıb dururlarken kendilerini yıldırım çarpıvermişti.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Rablarının emrinden azgınlık ettiler, bu yüzden o sâika kendilerini yakalayıverdi, bakınıp duruyorlardı
Fizilal-il Kuran:
Rab´lerinin buyruğuna baş kaldırdılar, bu yüzden bakıp dururlarken onları yıldırım yakaladı.
Hasan Basri Çantay:
Rablerinin emrinden uzaklaşıb azmışlardı. (Bu yüzden) kendilerine de göre göre, onları yıldırım tutuvermişdi.
İbni Kesir:
Onlar ise Rabblarının emrine başkaldırmışlardı, buyruğundan çıkmışlardı. Bunun üzerine kendilerini göz göre göre yıldırım çarpmıştı.
Ömer Nasuhi Bilmen:
(43-44) Semûd´da da (O´nun kıssasında da ibret vardır). O vakit onlara denilmişti ki, «Bir zamana kadar faidelenin.» Onlar ise Rablerinin emrine imtisalden kaçındılar, artık onları bakar oldukları halde yıldırım yakaladı.
Tefhim-ul Kuran:
Ancak Rablerinin emrine baş kaldırdılar; böylece bakıp dururlarken, onları yıldırım çarpıp yakaladı.