İbrâhim Suresi 14. Ayet Meali
وَلَنُسْكِنَنَّكُمُ
ٱلْأَرْضَ
مِنۢ
بَعْدِهِمْ
ۚ
ذَٰلِكَ
لِمَنْ
خَافَ
مَقَامِى
وَخَافَ
وَعِيدِ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
“Onlardan sonra sizi elbette o yere yerleştireceğiz. Bu, makamımdan korkan ve tehdidimden sakınan kimseler içindir.”
Diyanet Vakfı:
Ve (ey inananlar!) Onlardan sonra sizi mutlaka o yerde yerleştireceğiz. İşte bu, makamımdan korkan ve tehdidimden sakınan kimselere mahsustur.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Ve arkalarından sizi o yere yerleştireceğiz, işte bu, makamımdan ve tehdidimden korkan için va´dimdir!»
Elmalılı Hamdi Yazır:
Ve Onlardan sonra sizi mutlaka o yerde yerleştireceğiz. Bu, makamımdan ve tehdidimden korkan içindir.
Ali Fikri Yavuz:
Ve onlardan sonra, mutlaka sizi, o yurda yerleştireceğiz. İşte bu iş , makamımdan ve azabımdan korkana vaadimdir.”
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Ve arkalarından sizi o Arza iskân eyliyeceğiz, bu işte makamımdan korkana, vaıydimden korkana va´dim
Fizilal-il Kuran:
Ve onların arkasından yeryüzüne sizi yerleştireceğiz. Bu müjde benim karşıma çıkacağından çekinen ve benim tehditlerimden korkanlar içindir.»
Hasan Basri Çantay:
«Ve onlardan sonra sizi behemehal, o yurda yerleşdireceğiz. İşte bu (mükâfatım), benim makaamımdan korkanlara, benim tehdidimden korkanlara haasdır».
İbni Kesir:
Onlardan sonra da yeryüzüne sizi yerleştireceğiz. Bu, makamımdan ve tehdidimden korkanlara vaadimdir.
Ömer Nasuhi Bilmen:
«Ve elbette onlardan sonra o yurda sizi yerleştireceğiz. İşte bu, makamımdan korkana ve vaadimden korkana mahsustur.»
Tefhim-ul Kuran:
«Ve onlardan sonra sizi o arza mutlaka yerleştireceğiz. İşte bu, makamımdan korkana tehdidimden korkana ait (bir ayrıcalıktır).»