Nûr Suresi 16. Ayet Meali
وَلَوْلَآ
إِذْ
سَمِعْتُمُوهُ
قُلْتُم
مَّا
يَكُونُ
لَنَآ
أَن
نَّتَكَلَّمَ
بِهَٰذَا
سُبْحَٰنَكَ
هَٰذَا
بُهْتَٰنٌ
عَظِيمٌ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Bu iftirayı işittiğiniz vakit, “Böyle sözleri ağzımıza almamız bize yaraşmaz. Seni eksikliklerden uzak tutarız Allah’ım! Bu, çok büyük bir iftiradır” deseydiniz ya!
Diyanet Vakfı:
Onu duyduğunuzda: «Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Hâşâ! Bu, çok büyük bir iftiradır» demeli değil miydiniz?
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Onu duyduğunuz da: «Bunu söylemek bize yakışmaz, haşa bu büyük bir iftiradır.» deseydiniz ya!
Elmalılı Hamdi Yazır:
Onu duyduğunuzda «Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Haşâ! Bu, çok büyük bir iftiradır...» demeli değil miydiniz?
Ali Fikri Yavuz:
Onu (Hz. Aişe’ye iftirayı) işittiğiniz zaman: “- Bunu söylemek bize caiz olmaz. Haşa! Bu büyük bir iftiradır.” desenizdi ya...
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Onu işittiğiniz vakıt: bunu söylemek bize gerekmez, hâşâ bu bir büyük bühtandır deseniz ya
Fizilal-il Kuran:
Onu işittiğiniz zaman «Bu konuda konuşmak bize yakışmaz. Haşa Allah´a! Bu ağır bir iftiradır» demeniz gerekmez miydi?
Hasan Basri Çantay:
Onu duyduğunuz zaman: «Bunu söylememiz bize yakışmaz. Haaşâ. Bu, büyük bir iftiradır» demeniz (lâzım) değil miydi?
İbni Kesir:
Onu duyduğunuz zaman: Bunu söylememiz bize yakışmaz. Haşa bu, büyük bir iftiradır, demeniz gerekmez miydi?
Ömer Nasuhi Bilmen:
Onu işittiğiniz zaman, «Bunu söylemek bize layık olmaz, hâşâ bu, pek büyük bir iftiradır,» demeli değil mi idiniz?
Tefhim-ul Kuran:
Onu işittiğiniz zaman: «Bu konuda söz söylemek bize yakışmaz. (Allah´ım) Sen yücesin; bu, büyük bir iftiradır» demeniz gerekmez miydi?