Mü`min Suresi 11. Ayet Meali
قَالُوا۟
رَبَّنَآ
أَمَتَّنَا
ٱثْنَتَيْنِ
وَأَحْيَيْتَنَا
ٱثْنَتَيْنِ
فَٱعْتَرَفْنَا
بِذُنُوبِنَا
فَهَلْ
إِلَىٰ
خُرُوجٍ
مِّن
سَبِيلٍ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Onlar da şöyle derler: “Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün, iki defa da dirilttin. Günahlarımızı kabulleniyoruz. Şimdi (bu ateşten) bir çıkış yolu var mı?”
Diyanet Vakfı:
Onlar: Rabbimiz, bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de günahlarımızı itiraf ettik. Bir daha (bu ateşten) çıkmaya yol var mıdır? derler.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Diyecekler ki: «Ey Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün, iki kere de dirilttin, şimdi günahlarımızı anladık; acaba çıkmanın bir yolu var mı?»
Elmalılı Hamdi Yazır:
Kâfirler diyecekler ki: «Ey Rabbimiz! Sen bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Şimdi günahlarımızı anladık. Fakat çıkmaya bir yol var mı?»
Ali Fikri Yavuz:
(Cehennemde olan kâfirler) şöyle diyecekler: “- Ey Rabbimiz! Bizi (biri dünya hayatının sonunda, diğeri kabirde dirildikten sonra olmak üzere) iki defa öldürdün, iki defa da dirilttin. Şimdi günahlarımızı anladık; fakat var mı (dönüb dünyaya) çıkmağa bir yol?”
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Diyecekler ki ya rab! Bizi iki öldürdün iki de dirilttin şimdi günahlarımızı anladık fakat var mı çıkmaya bir yol?
Fizilal-il Kuran:
Dediler ki: «Rabbimiz, bizi iki kez öldürdün ve iki kez dirilttin. Günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi şu ateşten çıkmak için bize bir yol var mı?»
Hasan Basri Çantay:
Dediler: «Ey Rabbimiz, bizi iki (defa) öldürdün. İki (defa) da diriltdin. İşte günâhlarımızı (bilib) i´tiraaf etdik. Fakat (şöyle) bir çıkmıya bir yol var mı»?
İbni Kesir:
Onlar da: Rabbımız; bizi iki defa öldürdün, iki defa dirilttin. Biz de suçlarımızı itiraf ettik. Bir daha çıkmaya yol var mı? derler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Diyeceklerdir ki: «Ey Rabbimiz! Bizi iki defa öldürdün ve bizi iki defa dirilttin. Artık günahlarımızı itirafta bulunduk, imdi çıkmak için bir yol var mıdır?»
Tefhim-ul Kuran:
Dediler ki: «Rabbimiz, bizi iki kere öldürdün ve iki kere de dirilttin; biz de günahlarımızı itiraf ettik. Şimdi çıkış için bir yol var mı?»