Rûm Suresi 18. Ayet Meali
وَلَهُ
ٱلْحَمْدُ
فِى
ٱلسَّمَٰوَٰتِ
وَٱلْأَرْضِ
وَعَشِيًّا
وَحِينَ
تُظْهِرُونَ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Göklerde ve yerde hamd O’na mahsustur. Gündüzün sonunda ve öğle vaktine girdiğinizde Allah’ı tespih edin.
Diyanet Vakfı:
(17-18) Haydi siz, akşama ulaştığınızda (akşam ve yatsı vaktinde) sabaha kavuştuğunuzda, gündüzün sonunda ve öğle vaktine eriştiğinizde Allah´ı tesbih edin (namaz kılın), ki göklerde ve yerde hamd O´na mahsustur.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Göklerde ve yerde, ikindileyin ve öğleye erdiğiniz zaman da hamd O´na mahsustur.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Göklerde ve yerde, ikindileyin de, öğleye erdiğiniz zaman da hamd O´na mahsustur.
Ali Fikri Yavuz:
Göklerde ve yerde hamd O’nundur. İkindi vaktinde de, öğleye girdiğiniz vakitte de (öğle ile ikindi namazını kılın ve Allah’ı tesbih edin).
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Hem hamd ona Göklerde ve Yerde ve ikindileyin ve o zaman ki öğle edersiniz
Fizilal-il Kuran:
Göklerde ve yerde, günün sonunda, öğleye erdiğiniz zaman da hamd O´nundur.
Hasan Basri Çantay:
Göklerde ve yerde hamd Onundur. Gündüzün nihâyetinde de, öğle vakfına vardığınız vakıtda da (Allâhı tenzîh ve tesbîh edin, namaz kılın).
İbni Kesir:
Ve hamd, O´nadır. Göklerde de, yerde de, günün sonunda da, öğleye erdiğiniz vakitte de.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve hamd, göklerde ve yerde O´na mahsustur ve gündüzün nihâyetinde de ve öğle vaktine vardığınızda da.
Tefhim-ul Kuran:
Hamd O´nundur; göklerde de, yerde de, günün sonunda da ve öğleye erdiğiniz vakit de.