Kaf Suresi 19. Ayet Meali
وَجَآءَتْ
سَكْرَةُ
ٱلْمَوْتِ
بِٱلْحَقِّ
ۖ
ذَٰلِكَ
مَا
كُنتَ
مِنْهُ
تَحِيدُ
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Ölüm sarhoşluğu bir hakikat olarak insana gelir de ona, “İşte bu, senin öteden beri kaçıp durduğun şeydir” denir.
Diyanet Vakfı:
Ölüm sarhoşluğu gerçekten gelir de: İşte (ey insan) bu, senin öteden beri kaçtığın şeydir, denir.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Ölüm sarhoşluğu gerçekten geldiğinde: «İşte o senin kaçıp durduğun!» diye.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Ölüm sarhoşluğu gerçekten geldiğinde, «Ey insan! İşte bu senin öteden beri kaçtığın şeydir.» denir.
Ali Fikri Yavuz:
Bir de ölüm sarhoşluğu (can çekişme) gerçek olarak gelmiştir. (Ey insanoğlu!) işte bu, senin kaçıp durduğun şey!...
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Ve ölüm sekeratı hakk ile geldikte işte diye: o senin kaçıp durduğun
Fizilal-il Kuran:
Ölüm sarhoşluğu bir gün Hakk´ı getirir de «İşte ey insan bu, senin öteden beri kaçtığın şeydir» denir.
Hasan Basri Çantay:
(Bir gün bakarsın ki) ölüm baygınlığı, gerçek olarak gelmiş. «İşte bu, senin kaçıb durduğun şey» (denilmiş) dir.
İbni Kesir:
Ölüm sarhoşluğu gerçekten geldi. İşte bu; senin öteden beri kaçıp durduğun şeydir.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve ölümün şiddeti bihakkın gelince: «İşte bu, kendisinden kaçınır olduğun şey» (denilecektir).
Tefhim-ul Kuran:
O ölüm sarhoşluğu, bir gerçek olarak gelip de, (insana) «İşte bu, senin yan çizip kaçmakta olduğun şeydir» (denildiği zaman da).