Furkân Suresi 13. Ayet Meali
وَإِذَآ
أُلْقُوا۟
مِنْهَا
مَكَانًا
ضَيِّقًا
مُّقَرَّنِينَ
دَعَوْا۟
هُنَالِكَ
ثُبُورًا
Diyanet İşleri Başkanlığı:
Elleri boyunlarına bağlanmış, çatılmış olarak cehennemin daracık bir yerine atıldıkları zaman orada, yok olup gitmeyi isterler
Diyanet Vakfı:
Elleri boyunlarına bağlı olarak onun (cehennemin) dar bir yerine atıldıkları zaman, oracıkta yok oluvermeyi isterler.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Ve çatılıp çatılıp onun dar bir yerine atıldıkları zaman, orada «yetiş ey helak (bizi kurtar)» diye helake haykırırlar!
Elmalılı Hamdi Yazır:
Elleri boyunlarına bağlı olarak onun dar bir yerine atıldıkları zaman da, oracıkta yok olmayı isterler.
Ali Fikri Yavuz:
Elleri boyunlarına bağlı olarak, o ateşin dar bir yerine atıldıkları vakit, orada: “-Ey helâk, neredesin, yetiş!” diye bağırırlar.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Ve çatılıp çatılıp onun dar bir yerine atıldıkları vakıt de orada helâke haykırırlar
Fizilal-il Kuran:
Zincirlerle elleri, ayaklarına bağlanmış olarak bu ateşin dar yerine atıldıklarında ise orada «yok olmayı» imdada çağırırlar.
Hasan Basri Çantay:
Elleri boyunlarına bağlı olarak onun en dar yerine atıldıkları vakit orada (Yetiş ey) helak (diye) bağırırlar.
İbni Kesir:
Elleri boyunlarına bağlı olarak onun en dar bir yerine atıldıkları zaman orada yok olup gitmeyi isterler.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Ve o ateşten dar bir yere etleri boyunlarına bağlı bir halde atıldıkları zaman orada helâki davet eder dururlar.
Tefhim-ul Kuran:
Elleri boyunlarına bağlı olarak, onun sıkışık bir yerine atıldıkları zaman, orada yok oluşu isteyip çağırırlar.