Furkân Suresi 9. Ayet Meali
ٱنظُرْ
كَيْفَ
ضَرَبُوا۟
لَكَ
ٱلْأَمْثَٰلَ
فَضَلُّوا۟
فَلَا
يَسْتَطِيعُونَ
سَبِيلًا
Diyanet İşleri Başkanlığı:
(Ey Muhammed!) Senin hakkında bak nasıl da temsiller getirdiler de (haktan) saptılar. Artık onlar doğru yolu bulamazlar.
Diyanet Vakfı:
(Resûlüm!) Senin hakkında bak ne biçim temsiller getirdiler! Artık onlar sapmışlardır ve (hidayete) hiçbir yol da bulamazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
Bak, senin hakkında ne kıyaslar, ne temsiller yaptılar da çıkmaza saptılar, artık hiçbir yol bulamazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Ey Muhammed! sana nasıl misaller getirdiklerine bir bak! Onlar sapmışlardır, yol bulamazlar.
Ali Fikri Yavuz:
(Ey Rasûlüm) bak, senin hakkında ne temsiller yaptılar da haktan saptılar; artık hiç bir yol bulamazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Bak senin hakkında ne kıyaslar, ne temsiller yaptılar da çıkmaza saptılar, artık hiç bir yol bulamazlar
Fizilal-il Kuran:
Senin hakkında ne yakışıksız benzetmeler düzdüklerini görüyor musun? Onlar sapmışlardır ve doğru yolu bir türlü bulamıyorlar.
Hasan Basri Çantay:
Bak, senin için ne misâller (kıyaslar) getirip sapdılar. Artık onlar (hidâyete) hiçbir yol bulamazlar.
İbni Kesir:
Bir bak; sana nasıl misaller getirip saptılar. Bir daha yol bulamazlar.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Bak senin için nasıl misaller irâd ettiler, dalâlete düştüler, hiçbir yol bulmaya da muktedir olamazlar.
Tefhim-ul Kuran:
Bir bakıver; senin için nasıl örnekler verdiler de böyle saptılar. Artık onlar hiç bir yol da bulamazlar.