Furkân Suresi 49. Ayet Meali
لِّنُحْۦِىَ
بِهِۦ
بَلْدَةً
مَّيْتًا
وَنُسْقِيَهُۥ
مِمَّا
خَلَقْنَآ
أَنْعَٰمًا
وَأَنَاسِىَّ
كَثِيرًا
Diyanet İşleri Başkanlığı:
(48-49) O, rahmetinin önünde rüzgârları müjdeci olarak gönderendir. Ölü toprağı canlandıralım, yarattıklarımızdan birçok hayvanları ve insanları sulayalım diye gökten tertemiz bir su indirdik.
Diyanet Vakfı:
(48-49) Rüzgârları rahmetinin önünde müjdeci olarak gönderen O´dur. Biz, ölü toprağa can vermek, yarattığımız nice hayvanlara ve nice insanlara su vermek için gökten tertemiz su indirdik.
Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş):
bununla ölü bir beldeyi diriltelim ve yarattığımız nice hayvan sürülerini ve bir çok insan kümelerini sulayalım.
Elmalılı Hamdi Yazır:
Ki biz (o suyla) ölü toprağa can verelim, yarattığımız nice hayvanlara ve insanlara su sağlayalım, diye.
Ali Fikri Yavuz:
Ki onunla, bitkisiz ölü bir yeri diriltelim ve yarattığımız hayvanlarla bir çok insanlara su verelim.
Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal):
Diriltelim diye bununla ölü bir beldeyi ve sulayalım diye mahlûkatımızdan nice hayvan sürülerini ve bir çok insan kümelerini
Fizilal-il Kuran:
Amacımız bu su sayesinde ölü bir yöreyi diriltmek, yarattığımız çok sayıda hayvanın ve insanın su ihtiyacını karşılamaktır.
Hasan Basri Çantay:
Onunla ölü bir toprağa can verelim, yaratdığımız hayvanları ve bir çok insanları onunla sıvaralım diye.
İbni Kesir:
Ki onunla ölü bir şehri canlandıralım ve yarattığımız nice hayvan ve insanları sulayalım.
Ömer Nasuhi Bilmen:
Tâ ki onunla ölü bir beldeyi ihya edelim ve yaratmış olduklarımızdan bir nice hayvanları ve birçok insanları sulayalım.
Tefhim-ul Kuran:
Onunla ölü bir beldeyi (toprağı) canlandırmak ve yarattığımız hayvanlardan ve insanlardan bir çoğunu onunla sulamak için.